iha video arşiv sitesi
Anasayfa / Video Detay

Video Detay

“Sanal dünyada fazla zaman geçiren çocuklar gerçek dünyadan kopuyor”

Video Özeti

(İSTANBUL) “Sanal dünyada fazla zaman geçiren çocuklar gerçek dünyadan kopuyor”

Video Hikaye

(İSTANBUL) “Sanal dünyada fazla zaman geçiren çocuklar gerçek dünyadan kopuyor” İSTANBUL (İHA) - Televizyon, tablet ve telefon karşısında uzun süre zaman geçiren çocukların gelişim sürecini kişisel, zihinsel ve sosyal etkileri kapsamında değerlendiren İstanbul Yeni yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Program Başkanı Sevtap Açıkgöz, “Çocuklar sanal dünyada kendilerini daha rahat, daha konforlu ve daha güvende hissediyor. Bunu yoğunlukla yaşayan çocuklar, zaman içerisinde gerçek dünyadan koparak, çatışmalar ve sorunlar yaşamaya başlıyor” dedi. Sanal oyunlar ile fazla zaman geçiren çocuklarda gerçek dünyada adapte olma konusunda problemler görüldüğünü belirten İstanbul Yeni yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Program Başkanı Sevtap Açıkgöz, ebeveynlerin çocuklarına tablet ve telefon kullanımında zaman kısıtlaması getirmesini önerdi. Anne ve babalara bu konuda çocuklarıyla çatışmadan ve daha uyuşmacı yaklaşması gerektiğini de ifade eden Sevtap Açıkgöz, “Bu tip durumlarda çocuğun sanal oyun oynama süresini kısıtlamak ve gerçek dünya ortamlarında bulunmalarını sağlamak en etkili çözüm olacaktır. Bu süreçte ebeveynler; çocuğun hoşuna gidecek bir takım oyunlar oluşturarak, onlarla kaliteli zaman geçirmeli” dedi. Sanal ve gerçeklik arasına sıkışmış çocuklarda neler gözleniyor? “Sanal dünyada geçirilmiş uzun zaman dilimleri doğal olarak onları gerçek dünyadan koparacaktır” diyen Sevtap Açıkgöz, “Sanal dünyalar onların daha rahat, daha konforlu ve daha güvende hissedecekleri alanlardır. Ancak gerçek dünya bu kadar konforlu değil. Doğal olarak da çocuğun tercihi sanal olan ortamlardan yana oluyor. Bunu yoğunlukla yaşayan çocuklar, zaman içerisinde ister istemez gerçek dünyada çatışmalar ve sorunlar yaşamaya başlayacaklardır. Bu çocuklarda arkadaş edinememe, arkadaşlarıyla çatışma gibi durumlar gözleniyor. Bu tip durumlarda çocuğun sanal oyun oynama süresini kısıtlamak ve gerçek dünya ortamlarında bulunmalarını sağlamak en etkili çözüm olacaktır. Bununla birlikte günümüz çocuklarında kaybetmeye tahammülsüzlük olduğunu gözlemliyoruz. Çünkü oyun dünyasında olan çocuk, bir oyunu birkaç defa oynayabilir ve yenene kadar bu süreci tekrar edebilir. Ancak gerçek dünyada böyle bir durum yok. O nedenle çocuğun bu duruma tolerans göstermesi ve hayatta kazanmanın olduğu gibi kaybetmenin de olduğu aşılanmalı” ifadelerinde bulundu. “Teknolojiyi çocuk bakıcısı olarak kullanıyoruz” Ebeveynlere çocuklarının belirli süreler dâhilinde bu gereçleri kullanmalarına izin vermelerini öneren Açıkgöz, “Anne ve babalar çocukları tablet ve telefonlar ile oynarken oynadıkları içeriğin ne olduğuna çok dikkat etmeli ve fayda zarar hesabı yapmalıdırlar. Çocuk bu süreçte o araçla oynarken ona neler katacağına odaklanılmalı. Ancak bunun yerine teknolojiyi daha çok çocuk bakıcısı olarak kullanıyoruz. Bu nedenle de teknolojinin yararından çok zararlarını konuşuyoruz. Bu tip durumlarda çocuğa alternatif sunulmalı. Çocukla inatlaşmadan, güç çatışmasına girilmeden kaliteli zaman geçirilmeli. Çocuğun hoşuna gidecek bir takım oyunlar oluşturulmalı. Nitekim ebeveynler çocuklarıyla oynayacakları oyunları ve sosyal aktiviteleri planladıklarında, çocuklar bu tip araç ve gereçlere gerek duymayacaklardır” dedi. “Çocuklara becerilerine göre uyaranlarda bulunulmalı” Çocuğun zihinsel gelişiminin nasıl etkilendiğine de değinen Açıkgöz, “Çocuk bu durumdan olumlu da olumsuz da etkileniyor. Çocuk doğduğu andan itibaren çok farklı bir atmosfer içerisinde öğrenme sürecine başlıyor. Teknolojiyi kullanıyor olabilmek çocukta çok zeki olduğunu belirleyen bir durum değil. Ancak çocuk, yaşının gerekliliklerin üstünde bir takım beceriler gerçekleştirebiliyorsa, burada dikkat edilmesi gereken; onun çok zeki olduğu değil, hangi konularda daha iyi ve başarılı olduğunu gözlemlemek ve bu alanlarda çıkarımlarda bulunarak, çocuklarda daha fazla uyaran da bulunmaktır. Bunun illaki teknolojiyle alakalı olması gerekmiyor. Mesela çocuk yapı inşa alanında çok başarılıysa, onu gerçek dünyada da yapı inşa ile ilgili farklı uyaranlar ile beslememiz en doğru ve en sağlıklı teknolojiden faydalanma biçimi olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.

Video Bilgileri

İSTANBUL, TÜRKİYE

25 Temmuz 2018 11:18:52

Genel


Abone Servisi

Abone Servisi
+90 (212) 454 3303


facebook twitter

Yorum Ekle